Yargıtay 9.Hukuk Dairesi 2016/1417 E. , 2019/6588 K.
“İçtihat Metni”
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili
tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi
tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; davacının 11.02.2002-08.07.2013 tarihleri arasında davalı şirkette mimar olarak
çalıştığını, ancak işyerinde mobbing ve hakaretlerden dolayı iş akdini haklı olarak fesih ettiğini,
davacının ücretinin kurumlara eksik bildirildiğini, davacının ücretinin küçük bölümünün resmi kayıtlara,
büyük bölümününde şirket muhasebecisi … tarafından davacının Finansbanktaki kredi kartına ve bir
kısmınıda davacının eşinin hesabına gönderdiği, davacının fesihten önceki ücretinin resmi kayıtlarda
2500 TL olduğunu ancak; gerçekte 5000 TL ücret aldığını, 2005 yılında resmi kayıtlarda 620 TL iken
davacının ücretinin gerçekte 2200 TL olduğunu, davalı şirket tarafından davacıya elden ödenen ücretin
bakiyesini davalı şirketin kısa süre önce işten ayrılan … 2005-2006-2007-2008-2009 yıllarında
davacının eşi … hesabına havale ettiğini gösteren banka dökümleri ve … yazısı ile maaş hesabı yazılan
ve içine bir kısmının konulduğu zarflar olduğu, davalı işverenin ücretleri düşük gösterdiği ve bakiyeyi
çalışanların eşlerinin hesaplarına gönderdiğini, davacının şantiyede gece gündüz çalıştığı fazla
mesailerin ödenmediğini, yıllık izinlerinin, hafta ve bayram tatilinin ödenmediğini, davacının gündüz ofis
işinden sonra uyumadan 24 saat süren şantiye çalışmaları olduğunu, 48 saat aralıksız çalışmalarının
olduğunu, şirket yetkilisi … ‘in davacıya baskı uyguladığı, davacı feshinin hemen öncesinde, hiç bir iş
yapma dediğini ve işten el çektirildiğini, davacının kıdem tazminatı, fazla mesai, yıllık izin, ulusal
bayram ve genel tatil ücreti alacağı taleplerinin olduğunu ileri sürerek; davanın kabulüne karar
verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Vekilinin Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davacının kurumlara bildirilen maaşının gerçek maaşı olduğunu, davacının eşine daha
önce davalı işyerinde çalışan… isimli kişi tarafından gönderilen para ile ilgili bilgilerinin olmadığı,
davacının fazla mesai yapmadığını iş yerinde 10.00-17.00 saatleri arası çalışıldığını, hafta sonları
çalışılmadığını, davalı şirketin 2010-2011-2012 yıllarında proje işi almadığını, davacının şantiyede
olduğu zamanlarda çalışma zamanlarını kendisinin ayarladığını, 24 saat 48 saat gibi abartılı çalışmalar
olmadığını, fazla mesainin reddi gerektiğini bayram çalışması olmadığını, zamanaşımı itirazında
bulunduklarını, davacının işi bırakmaya zorlandığı iddiasının gerçek dışı olduğunu, şirket yetkilisi B.
V.nin küfür eden biri olmadığını savunarak; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Karar süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
22/01/2020 10:46 Yargıtay Bilgi İşlem Merkezi Müdürlüğü Tarafından Oluşturulmuştur. Sayfa 1
YARGITAY BAŞKANLIĞI
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki
bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Davacının aylık ücreti taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Davacı işçi son aylık ücretinin 5000 TL net olduğunu ileri sürmüş ve ücretin bir kısmının banka yoluyla
bir kısmının elden zarf ile ya da eşinin hesabına şirket çalışanı olan muhasebeci üzerinden gönderildiğini
belirtmiştir.
Mahkemece savunmaya değer verilerek sonuca gidilmiş ve davacının ödenmeyen işçilik alacaklarının
bulunmadığı gerekçesi ile kıdem tazminatı talebinin de reddine karar verilmiştir.
Dosya içinde yer alan davacının eşinin banka hesabına yapılan ödeme belgeleri ve davalı şirketin
muhasebecisi tarafından elden ödenen ödemeler dikkate alınarak işyerinde şantiye şefi -mimar olarak
çalışan davacının aylık ücretinin 5000 TL net olarak kabulü gerekirken bordrolara itibar edilmesi
hatalıdır.Davacıya yapılan ödemelerin bir kısmının sigorta primine yansımaması karşısında iş sözleşmesinin 4857
sayılı İş Kanunu’nun 24/II-f maddesi uyarınca haklı olarak fesih edildiği kabul edilmeli ve kıdem
tazminatı talebi hüküm altına alınmalıdır.
F)SONUÇ:
Temyiz olunan kararın açıklanan sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek
halinde ilgiliye iadesine, 25.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.